Kadınların Başrolde Olduğu 10 Bağımsız Film

Yazan: R. Ahmet Ulaş

Evrende tutamadığımız ve belki de tutunamadığımız tek şey zamandır. Saatler, günler, yıllar. Teknolojik gelişmeler, sanatsal çalışmalar vb. bir sürü şey kendini genelde zamanın akışına bırakarak, olumlu bir şekilde yenileyerek ileriye doğru aktarır. Kendini geliştirerek ileri doğru aktaramayan tek şey belki de saplantılı karaktere sahip, insan zihnidir. Bunun sebebi belki de ataerkil bir toplumun varoluşsal sancısıdır.

Kesinliği tam bilinmemekle beraber tarih kitaplarında bahsedilen ve ülkemizdeki ilk kadın cinayeti 1702 yılında gerçekleşmiştir. Aradan geçen 317 yıl sonra yani 2019 yılında açıklanan verilere göre öldürülen kadın sayısı ise 474’dür. Rakamlar sayılara dönüşmüş, yıllar geçmiş, zaman ilerlemiş ama insan zihni tam olarak gelişememiş hatta geride bile kalmıştır.

Ülkemizde, dünyada kadına şiddet en büyük sorunlardan biridir ve artarak devam etmektedir. Maalesef bu yazıyı yazmama rağmen ben dâhil çoğu kişi bu durum için belki elindeki koşullardan dolayı isteyerek ya da istemeyerek bir şey yapamamaktadır. Belki de yapsa bile kadir kıymet görmeyip, çayın içinde eriyen şeker misali, yapacaklarının veya kendisinin yok olup kaybolma korkusundan harekete geçememektedir ve bu duruma maalesef seyirci kalmaktadır. İşin kötü yanı da artık böyle yaşamaya alışmış olmamızdır.

Kadınlar da erkekler gibi herhangi belli bir statüleri olmaksızın hayatın her alanında başarılı bir şekilde yer almaktadır. Ya da oldu o zaman demeyip, mücadele ederek güçlü hayalleriyle ve idealleriyle hayatın her alanında yer almaya çalışmaktadırlar. Bu alanlardan biri de sinemadır. Tarihte bilinen ilk Türk sinema ve tiyatro oyuncusu Cahide Sonku’yu da anarak, bugünkü yazımızda kadınlara seyirci kalınacak en güzel yerlerden biri olan; kadınların başrolde olduğu bağımsız sinema eserlerini inceleyeceğiz, keyifli okumalar dileriz.

Lady Bird

Bağımsız Film

Lady Bird, yönetmenliğini ve senaristliğini Greta Gerwig’in yaptığı 2017 yapımı Amerikan komedi-dram gençlik filmidir. Lise son sınıfta okuyan Christine takma adıyla “Uğur Böceği” kendi idealleri doğrultusunda yaşamaya çalışan, annesi gibi olmak istemeyen genç bir kızdır. Yaşadığı bunalımdan, stresten uzaklaşmak İsteyen Christine, Üniversiteyi bulunduğu şehrin dışında okumak ister ve bunun için New York’a gitmeye çalışır. Ergenlikten yetişkinliğe geçiş sürecini çarpıcı bir şekilde anlatan bu filmin 90. Oscar Ödüllerinde beş tane de adaylığı bulunuyor.

Portrait of A Lady on Fire

Adeta zincirleme isim tamlamasıyla gelen bu bağımsız film, Céline Sciamma tarafından beyazperdeye aktarılmıştır. Fransa’da geçen bu hikâye de yönetmen Sciamma, dönemin koşulları gereği resim sanatı yoluyla karşı cinsin beğenisine sunulup, evlendirilmek istenen genç soylu bir kadın ile onun portresini çizmek için görevlendirilen ressam arasındaki aşk hikâyesini anlatıyor. Tablo niteliğinde oluşturulan sahnelerle ayrı bir ambiyansa sahip olan bu film, 2019 Cannes film festivalinde en iyi senaryo ödülünü almıştır.

Kader Postası

Bağımsız Film

Elif Akarsu Polat, Çiğdem Bozali’nin hem yönetmenliğini hem de senaristliğini yaptığı Kader Postası, küçük bir kasabada yaşayan Zeynep’in Çocukluğundan başlayıp yetişkinliğine kadar olan hayat hikâyesini anlatmaktadır. Zeynep’in çocukluğundaki en yakın arkadaşı Yusuf, ergenlik döneminde Zeynep’in ilk aşkına dönüşür ama bir süre sonra ikisinin de yolları ayrılır. Bu ayrılık Zeynep’i yalnız bir kadına dönüştürür. Bundan sonra Zeynep’in kaybettiği sevgiyi bulma arayışına tanık oluruz. 15. Uluslararası Kadın Filmleri Festivali‘nde en iyi yabancı film ödülünü alan bu değerli yapımı kaçırmayın deriz.

Booksmart

Keşke her insan, mutlu da olsa üzücü de olsa yaşadığı her anın, zamanın keyfini çıkarabilse ve son anıymışçasına o anın içinde özgürce hareket edebilse. İki yakın kız arkadaş liseden mezun olmaya az bir süre kala daha az çalışıp, daha fazla eğlenmeleri gerektiğini düşünürler. Bunun için hala zamanları olduğu fark eden kızlar, yaşıtlarının gerisinde kalmamak için dört yıllık eğlenceyi tek bir günde yaşamaya çalışırlar. Güzel Oyuncu Olivia Wilde’nin yönetmenliğinde çekilen bu bağımsız film, son zamanların kadın merkezli yaş stresini barındıran hikâyesine sahip en iyi filmlerinden biri olarak karşımıza çıkıyor.

Swallow

Bağımsız Film

Swallow, aslında politik bir mesaja sahip olan; kadının bedeninde söz sahibi olmaya çalışan, hüküm sürmeye çalışan, devlet, aile ve eşlerini de hedef alıyor. Carlo Mirabella- Davis’in yönetmenliğini yaptığı, kadınların; hamilelik, doğum sonrası yaşadığı bunalımı anlatan Swallow, bu temanın klişelerinden daha farklı bir şekilde işlenen olay yapısıyla, pika sendromuyla beslediği hikâye anlatısıyla, kadının özüne inmeyi başaran korku-gerilim yapımlarından biri olarak listemizdeki yerini alıyor.

Room

İzleyenlerin adeta klostrofobi yaşamasına sebep olan, gerçekten izleyenlerin ruhunu sıkabilecek trajik bir hikâyeye sahip 2015 yapımı Room; Bir Kadının, annenin mücadelesinin gücünü, Lenny Abrahamson yönetmenliğinde seyirciye aktarıyor. Bir ruh hastası sapık tarafından bir odaya kapatılan, anne ve çocuğunun hikâyesini, yaşam mücadelesini anlatan bu bağımsız film, izleyenlerde gerçekten üzücü etkiler bırakıyor. Gerçek bir hikâyeden esinlenilerek yazılan kitabın uyarlaması olan Room, Brie Larson’nun mükemmel oyunculuğuyla dönemin en güçlü filmlerinden biri olarak gösteriliyor.

Wild

Wild; Jean-Marc Vallée’in yönetmenliğini yaptığı, gerçek bir hikâyeden uyarlaması yapılan 2014 yapımı bir bağımsız film. Hikâyenin başkahramanı Cherly Strayed’in travmatik geçen çocukluk yıllarından sonra kendi keşfetmek için tek başına çıktığı doğa yürüyüşündeki ve geçmişindeki hikâyesine odaklanıyoruz. Hem Flashback sahnelerle hem de Cherly’nin yaptığı amansız zorlu yürüyüşle izleyenler de Cherly ile birlikte yürüyerek onun yaşadıklarına izleyerek, Cherly’nin kendini kendine ispatlamasına ve bulmasına tanık oluyor.

Woman at War

Bağımsız Film

Yönetmenliğini Benedikt Erlingsson’un üstlendiği Woman at War; yerli alimünyum sanayisine ve sanayicilere karşı doğayı savunan çevre aktivisti Halla’nın, evlat edinme başvurusu kabul edildikten sonra değişen yaşamını konu ediniyor. Doğa ve teknoloji arasındaki tezatlığı, savaşı gözler önüne seren, hikâye yapısıyla politik gerilim yaratan, prömiyerini Cannes film festivali’nde yapan Woman at War, İzlanda’nın son dönemdeki iyi filmleri arasında yerini alıyor.

Colette

İngiliz yönetmen Wash Westmoreland’ın yönettiği 2018 biyografik drama filmi olan Colette, Nobel ödülüne aday gösterilen ünlü Fransız yazar Sidonie-Gabrielle Colette’in gerçek hikâyesini konu alıyor. Biraz yavaş bir tempoda ilerleyen bu filmde; Colette, yaşadığı dönem itibariyle yeteneklerinin bir süre farkına varamıyor, vardığında ise ortaya sıradışı, kedi dostu bir kadının muazzam hayat hikâyesi ortaya çıkıyor. Keira Knightley’in muhteşem performans sergilediği bu filmi izleme listenize almanızı tavsiye ederiz.

In the Fade

Bağımsız Film

Fatih Akın’ın yönetmenliğini yaptığı In the Fade, eşi Nuri ve 6 yaşındaki oğlunu bir patlamada kaybeden Katja’nın, her şeyi arkasında bırakıp adaletin yerini bulması için tek başına gösterdiği mücadeleyi anlatıyor. İzleyenlerin adeta duygularına ulaşan, mahkeme sahneleriyle izleyenleri geren bu film, hikâye bazında da yarı gerçekçi oluşuyla seyircide derin bir etki bırakıyor. Diane Kruger’in olağanüstü bir performans göstererek Cannes’da En İyi Kadın Oyuncu ödülünü kazandığı bu filmi izlemenizi tavsiye ederiz.

Yorum Yapın

Bunlar da İlginizi Çekebilir